11 Mayıs 2014 Pazar

Avrupa'da Forma Giyen İlk Türk Futbolcular



Avrupa'da büyüyen Türk asıllı ailelerin çocukları haricinde Türkiye'den yetişip Avrupa futbolunda boy göstermiş oyuncu sayımızın az olması hepimizin malumu. Tugay Kerimoğlu, Emre Belözoğlu, Nihat Kahveci gibi isimlerin başını çektiği jenerasyondan sonra yurt dışına ihraç ettiğimiz futbolcularımız dikiş tutturamamış ve türlü sebeplerle Süper Lig'e geri dönmüştü. Peki Türk futbolunun emekleme yıllarında da durum aynı mıydı ?

Son dönemde Arda Turan'ın Atletico Madrid formasıyla yakaladığı başarılardan hareketle Avrupa'da forma giyen Türk futbolcuların geçmişlerini araştırdık. Ülkemizde çoğunun unutulmaya yüz tutmuş isimlerine iade-i itibar amacıyla nostaljik bir tur hazırladık.


1- BEKİR REFET




Avrupa'da forma giyen ilk Türk futbolcu olan Bekir Refet futbola Fenerbahçe altyapısında başlamış, 1916'ya kadar sarı lacivertli formayı giydikten sonra 1916-1918 arasında Altınordu İ.Y ve 1920 yılında da İttihatspor forması altında futbol hayatını devam ettirmiştir. Sol ayağıyla çektiği etkili şutlarla ''Bombacı'' lakabını kazanan Bekir Refet 1921 yılında Galatasaray formasıyla Avrupa turnesine çıkar. Turnenin Almanya ayağında çıkardığı başarılı maçlar sayesinde Alman kulüplerinin dikkatini çeker ve gelen teklifler doğrultusunda Karlsruher SC'e transfer olur.

2 sezon boyunca Karlsruher forması giyen Bekir Refet, 1923 yılında FC Pforzheim takımına transfer olur. Burada da 3 sezon geçiren Refet 1926 yılında Karlsruher'in o dönem en güçlü takımlarından biri olan Karlsruher FV takımına transfer olur . Bölge şampiyonalarında takımın gol yükünü üstlenir. 1928 yılında takımdan ayrılana kadar gösterdiği performans sayesinde takımın onursal kaptanlarından biri olur. 1928 itibariyle kulübünden ayrılan Bekir Refet, Türkiye'ye dönüş yapıp futbol hayatını noktalamıştır. 7 sezon boyunca Avrupa'da forma giyen Refet, 1924 ve 1928 Olimpiyatlarında Türk Milli Takımı'nın formasını giymiştir.



Bekir Refet, Kicker dergisinin kapağında




2- VAHAP ÖZALTAY





Vahap Özaltay bir Altay efsanesidir. Afrika kökenli bir ailenin çocuğu olan Özaltay, soyadı kanununun çıkmasından sonra soyadını çok sevdiği kulübünden alıp Altay olarak kaydettirmiştir. 1922-1931 yılları arasında Altay forması giyen Özaltay, 1932 senesinde Fransa'nın RCF Paris takımına 55 bin frank değerinde bir parayla transfer oldu. 1933 yılında kulübüyle bazı sorunlar yaşayıp ayrılık kararı alsa da daha sonra geri dönüp 1937 yılına kadar bu takımın formasını giydi. 5 sezon boyunca Paris takımında futbol yaşantısına devam eden Özaltay, 1936'da aynı kulüpte lig şampiyonluğu yaşadıktan sonra 1937'de Türkiye'ye döndü ve antrenörlük yaşantısına başladı. 1954'de Ordu Milli takımıyla dünya şampiyonluğu yaşayan Özaltay, futbolculuk döneminde ise milli formayı sadece birkaç kez giymiştir.

1965 yılında Altay kulübünün kongresinde fenalaşarak geçirdiği kalp krizi sonucu hayata veda eden Vahap Özaltay bugün Altay kulübünün sembol isimlerinden biri haline gelmiş olup Alsancak Meydanı'nda adına bir büst bulunmaktadır.



3- ŞÜKRÜ GÜLESİN







Futbola Kınalıada ve Beyoğluspor altyapılarında başlayan Şükrü Gülesin profesyonel futbol hayatına da Beyoğluspor'da başladıktan sonra 1940 yılında Beşiktaş'a transfer olur. 1944 yılında askerliğini yapmak için gittiği Ankara'da bir sezon kiralık olarak Ankaragücü forması giyer ve askerliğinin bitimiyle birlikte Beşiktaş'a döner. 1950'ye kadar Beşiktaş'ta oynayan Gülesin, bir dönem Beşiktaş'ta teknik direktörlük yapan İtalyan futbol efsanesi Guiseppe Meazza tarafından İtalyan takımlarına tavsiye edilir ve Lazio kulübüne transfer olur. Ancak Lazio'nun hocası Sperone aşırı kilosu ve elverişsiz fiziği nedeniyle onu santrafor mevkiinden başka yerde oynatmak isteyince Gülesin kendi isteğiyle Palermo takımına kiralanır.




Lazio forması giydiği dönemlerde bir antrenman sırasında



 Palermo'da 28 maçta 13 gol atarak kendini kanıtlayan Gülesin, Lazio'ya geri döner ve 51-52 sezonunu 17 golle tamamlar. Bir sonraki yıl ise yabancı sınırlamasına takılınca tekrar Palermo forması giyer 22 maçta 7 gol attıktan sonra İtalya macerasını sonlandıran Gülesin, 80 maç ve 36 gollük bir Avrupa kariyerini geride bırakır.

Ertesi sezon Galatasaray forması giyen Gülesin bir maç oynayıp Beşitaş'a geçer ve jubilesini bu kulüpte yapar. Gülesin'in jubilesi için Lazio takımı İstanbul'a gelmiştir.


Lazio'nun Şükrü Gülesin için İstanbul'a gelişi basında geniş yer bulmuştu



Futbolu bıraktıktan sonra 1957-1961 yılları arası Roma'da yaşayan Gülesin, Türkiye'ye dönüşünden sonra İzmirspor ve Feriköy'ü çalıştırır. 1969'da ise tek maçlığına milli takımın başında antrenörlük yapan Gülesin, 1977 yılında hayata veda etti.



4- BÜLENT EKEN







Galatasaray'ın sembol isimlerinden birisi olan Bülent Eken, kariyerine 1942 yılında sarı kırmızılı kulüpte başladı başladı. Sekiz sezon Galatasaray formasını terlettikten sonra 1950-1951 sezonunda İtalya'nın Salernitana takımına transfer olan Eken bir sezon boyunca 20'den fazla maça çıktıktan sonra bir başka İtalyan takımı Palermo'ya transfer olur. 1951-1952 sezonunda Palermo formasıyla 17 maça çıktıktan sonra Galatasaray'a döndü ve 54-55 sezonunda profesyonel kariyerini noktaladı. 1958-1977 yılları arasında birçok takımda teknik direktörlük yapan Bülent Eken milli takım formasını 13 defa giydi.


5- AZİZ BÜLENT ESEL





1940'lı yıllarda Kırıkkalespor formasıyla futbola başlayan Aziz Bülent Esel, 1951 yılına kadar Ankaragücü, Beşiktaş ve Adalet takımlarının formasını giydikten sonra İtalya'nın SPAL kulübüne transfer oldu. 1954 yılına kadar SPAL formasıyla 80 kadar maça çıkan Esel daha sonra Beşiktaş'a geri döner. Üç yıl Beşiktaş ve bir yıl da Vefa formasını giydikten sonra ise Altınordu'ya transfer olur. Altı yıl boyunca 120'nin üzerinde maça çıktığı Altınordu'da futbolu bırakan Esel 1977 yılına kadar da çeşitli takımlarda teknik direktörlük yaptı.



6- LEFTER KÜÇÜKANDONYADİS





Futbola Taksimspor'da başlayan Lefter, 1947 yılında efsanesi olduğu Fenerbahçe kulübünden içeriye adım atar ve 1947-1951 yılların arasında sarı lacivertli formayla boy gösterdikten sonra İtalya'nın Fiorentina takımına transfer olur. 1951-1952 sezonunda Fiorentina ile 30 maça çıkan Lefter bir sonraki sezon ise Fransa'nın Nice takımına transfer olur. Bir sezon giydiği Nice formasıyla ile 12 maça çıkan Lefter daha sonra Türkiye'ye geri döner ve tam 11 yıl boyunca Fenerbahçe formasını terletir. 1964'te futbolu bırakmak için Yunanistan'ın AEK Atina takımına transfer olur ve 5 maçta 2 gol attıktan sonra kariyerini noktalar.

Futbolu bıraktıktan bir yıl sonra teknik direktörlüğe başlayan Lefter 1965 yılında Egaleo'yu çalıştırdıktan sonra ertesi yıl Güney Afrika'nın Super Sport United takımını çalıştırır. Kara kıtada bir sezon kalıp Türkiye'ye dönen Lefter, Samsunspor, Mersin İ.Y, Boluspor, Sivasspor ve Feriköy gibi takımları çalıştırdı.

1948 Olimpiyat Oyunları, 1949 Akdeniz Oyunları ve 1954 Dünya Kupası kadrolarında yer alan Lefter, 45 maça çıktığı milli forma ile 20 gol attı.


7- LEMİ YERLİ




1940'lı yıllarda Karşıyaka formasıyla kulübün efsaneleri arasına giren Lemi Yerli, Altay'ın efsane futbolcularından olan Vahap Özaltay'ın bir zamanlar formasını giydiği RFC Paris kulübünde forma giymiştir. Vahap Özaltay'ın bizzat aracı olduğu transfer sonrası 1951-1954 arasında futbol hayatına bu kulüpte devam eder. Aynı yıllarda Nice forması giyen Lefter ile karşılıklı mücadele de eden Lemi Yerli 1954 yılında Türkiye'ye geri döndü.


8- FERİDUN BUĞEKER





Profesyonel kariyerine Fenerbahçe'de başlayan Feridun Buğeker 1955 yılına kadar sarı lacivertli formayı giydikten sonra eğitim için gittiği Stuttgart'ta şehrin ikinci büyük takımı olan Stutgarter Kickers forması giydi. Tam altı yıl bu kulüpte futbol hayatına devam eden Buğeker 1961'de Fenerbahçe'ye döndü. 1963'de ise Göztepe'ye transfer olan Buğeker, bu kulüpte futbolu bıraktı. Feridun Buğeker 1954 Dünya Kupası'nda Türk  Milli Takımı'nın kadrosunda yer alırken tam altı defa da milli formayı terletti.


9- ÖZCAN ARKOÇ




Profesyonel kariyerine Vefa'da başlayan Özcan Arkoç 1958-1962 arası Fenerbahçe, 1962-1964 yılları arasında ise Beşiktaş kalesini koruduktan sonra Austria Wien takımına transfer oldu. Üç sezon boyunca 113 maça çıkan Özcan Arkoç buradan Almanya'nın Hamburger SV takımına geçti ve tam yedi yıl boyunca Hamburg'un file bekçiliğini yaptı. 159 defa giydiği Hamburg formasıyla futbola veda eden Arkoç daha sonra Hamburg, Wormatia, Holstein ve Kocaelispor'da teknik direktörlük yaptı.


10- COŞKUN TAŞ



Kariyerine Aydınspor'da başlayan Coşkun Taş, 1952 yılında transfer olduğu Beşiktaş'ta 1959 yılına kadar forma giydi. 1959'da ise Almanya'nın Köln takımına transfer oldu. Köln formasıyla iki sezon geçirdikten sonra 1961'de  Bonner SV takımına transfer olan Coşkun Taş, bu kulüpte geçirdiği bir sezonun ardından futbol hayatına nokta koydu. Milli takım ile 1954 Dünya Kupasına giden Taş, milli formayı üç defa terletme şansı buldu. Futbolu bıraktıktan sonra antrenörlük yapmaya başlayan Coşkun Taş 1970'de TuS Lindlar ve 1971'de Viktoria Köln takımlarını çalıştırdı.


11- CAN BARTU






1956-1961 yılları arasında oynadığı Fenerbahçe'de efsane haline gelen Can Bartu 1961-1962 sezonunda Fiorentina'ya transfer olur. Bu kulüpte Glasgow Rangers ile oynanan Avrupa Kupası final maçına çıkan Bartu, Avrupa kupalarında final gören ilk Türk oyuncu olur. Fiorentina ile bu sezonda 14 maça çıkan Bartu daha sonra Venezia kulübüne transfer oldu ve bir sezon da bu kulübün formasını terletti.




Can Bartu, Panini çıkartmalarında da boy göstermişti


Venezia'da 30 maça çıkıp 8 gol atan Can Bartu bir sonraki sezon tekrar Fiorentina'ya geçer. Bir yıl daha formasını giydiği Floransa ekibinde 10 maça çıktıktan sonra 64-65 sezonunda Lazio'ya transfer olur. 1967'ye kadar Lazio forması giyen Can Bartu çıktığı 47 maçta 5 gol atar. İtalyan taraftarları ''Sinyor Bartu'' diye çağırdıkları futbolcu 1967'de Fenerbahçe'ye geri döner ve 1970'de sarı lacivertli formayla futbolu bırakır. 26 kez milli formayı giyen Bartu aynı zamanda basketbol milli takımında da vazife yapmıştır.


Lazio formasıyla Roma'nın mavi yakasında


12- METİN OKTAY





1955-1961 yılları arasında Galatasaray formasıyla gösterdiği performansla adını tüm nesillere duyuran Metin Oktay 1961-1962 sezonunda İtalya'nın Palermo takımına transfer olur. Palermo formasıyla çıktığı maçlarda oldukça parlak performans göstermesine karşın Türkiye'ye ve Galatasaray'a duyduğu özlem nedeniyle Avrupa kariyerini 12 maçla sınırlandırır ve Galatasaray'a geri döner. Tam yedi yıl daha sarı kırmızılı formayı giyen Metin Oktay kulübün efsanesi olur.





13- ŞÜKRÜ ERSOY




1949 yılında Vefa'da başladığı kariyerini Ankaragücü'nde devam ettirip 1954-1962 yıllarında ise Fenerbahçe kalesini koruyan Şükrü Ersoy 1962-1963 sezonunda Salzburg'a transfer olur. 1954 Dünya Kupası'nda milli takım kadrosunda yer alan Şükrü Ersoy 1964 yılında Salzburg formasıyla futbola veda etti. Futbolu bıraktıktan sonra Türkiye'de antrenörlük yapmaya başlayan Ersoy Fenerbahçe, Trabzonspor, Altay, Balıkesirspor ve Denizlispor gibi takımlarda görev yapmıştır. Şükrü Ersoy milli takımın kalesini ise sekiz defa korumuştur.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder