27 Nisan 2014 Pazar

Liverpool ve Yıkılan Hayaller

Cefakar kaptan gemiyi Anfield sularında kayalıklara oturttu



Hepimizin bildiği üzere Liverpool bu yıl alışılmışın dışında bir form grafiği çizerek ''öğrenilmiş çaresizlik'' sendromunu üzerinden attığını ispatlamaya başladı. Rafael Benitez'in gidişinden sonra Roy Hodgson ve Kenny Dalglish dönemleri de çöküşü durduramayınca tarihini ayıkladığımızdan sıradan bir orta sıra takımından farkı kalmıyordu Liverpool'un. Brendan Rogers'ın gelişi ve yeni yapılanmanın getirdiği olumlu hava bir anda kulüpte uzun zamandır esmeyen bahar rüzgarlarını canlandırdı. Suarez, Sturridge, Sterling ve Coutinho'dan oluşan hücum hattı Gerrard'ın orkestra şefliğinde 24 yıllık şampiyonluk hasretini sonlandırmaya çok yakındı. Kenny Dalglish, Ian Rush ve diğer efsaneler bu tarihe geçebilecek an için tribündeki yerlerini almıştı. Puan tablosuna bakıldığında şampiyonluk yolundaki en önemli rakip konumunda bulunan Manchester City'i mağlup ettikten sonra artık herkes güneşin yeniden Anfield'a doğacağından emindi. Fakat karşıda kulübün kapısına çökmeyi bekleyen kara bir bulut bekliyordu: Mourinho...

Bu yıl Şampiyonlar Ligi'nde uyguladığı katı defans sistemi nedeniyle çoğu futbolseverin antipatisini kazanan Chelsea Atlethico Madrid ile deplasmanda 0-0 berabere kaldıktan sonra benzer bir sürprizi Liverpool'a da yapmak için hazırdı. Liverpool cephesi ise Chelsea'nin kabaran eksik oyuncular listesinin de etkisiyle galibiyete inanmış bir şekile sahaya çıkmıştı. Liverpool sezonun genelinde kullandığı taktik dizilişten ödün vermedi. Kalede Mignolet'in önünde Glen Johnson, Sakho, Skrtel ve Flanagan'dan oluşan defans dörtlüsü yerini aldı. Gerrard ve Leiva ikilisinin önüne ise Coutinho, Joe Allen, Sterling ve Suarez geçti. Chelsea ise Mourinho'nun sonuca odaklı pragmatistik dizilişini bu maçta da ustalıkla kullandı. Hafta içi oynanan Athletico Madrid maçında da benzer bir diziliş kullanan Chelsea topa az sahip olmasına rağmen oynadığı katı defansif futbolla Atletico hücumlarını rahatça kırmış ve rövanş için avantajlı sayılabilecek bir skor elde etmişti.

Chelsea ilk devre 11'i

Maça hızlı başlayan Liverpool, Suarez önderliğinde hızlı çıkıyor Sterling ve Coutinho'nun da desteğiyle Chelsea kalesini abluka altına alıyordu. Ancak Mourinho kilit maçlara her zaman takımını hazırlamayı başarmış bir teknik direktör. ''Kale önüne çift katlı otobüs çekme'' taktiğini sıkı bir şekilde uygulayan Mou arkada Cole, Kalas, İvanovic ve Azpilicueta'dan oluşan defans dörtlüsünün hemen önüne Schürrle, Matic, Obi Mikel ve Salah'ı koymuş en önde ise Demba Ba'yı yalnız bırakmıştı. Schürrle ve Salah'ın sprint özellikleriyle ani kontratak şanslarını değerlendirmeye çalışan maviler topu ileriye taşıyıp Demba Ba sayesinde de rakip yarı sahada pozisyon aramaya çalıştı. Demba Ba bu pozisyonlarda gücü ve kalıbını kullanıp topu ileride başarılı bir şekilde tutarak takım arkadaşlarının da kendisini desteklemesine yardımcı oldu.


İlk yarı bu şekilde bitecek derken belki de sezonun en dramatik hadisesi uzatma dakikalarında meydana geldi. Topu geriden alan Steven Gerrard bir anda topu ayağından açtıktan sonra Demba Ba'nın baskısına uğrayıp dengesini kaybetti. Topu kapan Demba Ba hızla ilerleyerek Mignolet'in yanından topu ağlara gönderdi.

Tarihi maçın kırılma anı



Soyunma odasına bu skorla inen Liverpool ikinci yarıya da aynı 11'le başladı. Mourinho ise uygulatmakta başarılı olduğu defans taktiğinden vazgeçmedi. 4'lü defansın hemen önüne dizilen orta saha oyuncuları, Suarez'in defans hattı içerisinde kaybolmasını sağlıyordu. Örülen bu duvarın içinde yapılan duvar pasları da hüsranla sonuçlanırken fizik olarak Chelsea'den çok daha zayıf ve kısa oyunculardan kurulu Liverpool hava toplarından da yararlanamıyordu. Glenn Johnson'un sağdan yaptığı bindirmeler her defansında savunmaya takılırken zaman zaman Gerard son çare olarak uzaktan şutlarla kaleyi yokladı ancak 41 yaşındaki Avustralyalı file bekçisi Schwarzer'in bu şutlarda pek fazla zorlandığı söylenemez.

Mourinho'nun saha kenarındaki defans anlayışı Gerrard'ı küplere bindirdi


Dakikalar 58'i gösterdiğinde Lucas Leiva'nın yerine Daniel Sturridge'yi oyuna alarak biraz daha atak bir görüntü sergilemeye çalışan Rogers, yavaş yavaş risk almaya başlamış oyuncularının birbirine daha yakın olmasını ve açılan boşluklara da bek oyuncularının bindirme yapmasını amaçlamıştı. Mourinho ise dakika 60'da Salah yerine oyuna Willian'ı alırken 77'de Schürrle'yi oyundan çıkarıp yerine Garry Cahill'ı dahil ederek defansif önlemi daha da arttırdı. Bu dakikalarda Liverpool rakip yarı sahaya kadar geliyor ancak tüm hücum oyuncuları Chelsea defansı tarafından neredeyse sahadan siliniyordu. Rogers 81'de son bir kumar daha oynayarak Flanagan'ı çıkarıp yerine Aspas'ı sahaya sürdü. Bundan 3 dakika sonra Mourinho Demba Ba'yı saha kenarına alırken yerine Anfield tribünlerinin eski aşkı ''Sarı Fırtına'' Fernando Torres'i oyuna sürdü.


İkinci devrede Chelsea dizilişi

Yaptığı ataklardan hiçbir şekilde sonuç alamayan Liverpool cephesinde oyuncular yorgun düşerken maçın son dakikalarında yapılan bir atak sırasında Chelsea topu ele geçirdi ve Fernando Torres önünde 45-50 metrelik bir boşluk bulmuş vaziyette son hızla Mignolet'e doğru topu sürdü. Mignolet ile karşı karşıya kalan Torres topu Willian'a pasladı ve Willian'da rahat bir şekilde maçın sonucunu belirleyen golü attı 0-2.


İkinci golün ardından maçın en mükemmel anlarından biri yaşandı. Takımı sezonun en önemli maçını kaybetmiş Liverpool taraftarları hep bir ağızdan ünlü ''You'll Never Walk Alone'' tezahüratlarıyla Anfield'ı inleterek oyuncularını, en çokta maçı kaybettiren hatayı yapan kaptanları Gerrard'ı bağırlarına bastı.

Bu sonuçla birlikte Liverpool matematiksel olarak olmasa da psikolojik olarak oldukça zor bir duruma düştü. Manchester City'nin de Crystal Palace maçından 2-0'lık galibiyetle ayrılması artık şampiyonluk yolunda iplerin Pellegrini ve talebelerinin ellerinde olduğunu kanıtlar nitelikte.

Liverpool'un +8 averaj önünde bulunan Manchester City önümüzdeki hafta Everton deplasmanına gidiyor. City'nin Everton deplasmanında 2009 yılından beri kazanamaması Liverpool taraftarının ezeli rakipleri olan Everton'dan medet ummasını sağlayacaktır. Daha sonraki iki hafta ise evinde Aston Villa ve West Ham ile karşılaşacak olan City bu maçları kayıpsız atlatması durumunda şampiyonluk ipini göğüsleyecek.

Liverpool ise önümüzdeki hafta Crystal Palace deplasmanına giderken ligin son haftası ise Newcastle United ile Anfield'da karşılaşacak. Liverpool'un bu maçları kazanması yeterli olmayabilir çünkü ligin en çok skor üretebilen takımlarından biri olan City'nin -8 averaj gerisindeler.

Liverpool'a çelme takmayı başaran Chelsea'nin ise şampiyonluk konusunda City ve Liverpool kadar şansı yok. Mourinho ve öğrencileri daha çok Şampiyonlar Ligi'nde oynayacakları maçlara odaklanmış durumda ancak rakiplerinin yapacağı muhtemel hataları da gözden kaçırmayıp değerlendirmekten geri kalmayacaklardır . Önümüzdeki hafta Norwich ile Stamford Bridge'de karşılaşacak maviler sezonu Cardiff deplasmanında noktalayacak.

Michael Thomas'ın 1989'daki son dakika golü Liverpool'un girdiği fetret devrinin sembollerinden


Liverpool 24 yıldır hasretle beklediği şampiyonluğu belki de bu maçla kaybetti. Tarihi boyunca hep mucizelere sahne olmuş bir takım Liverpool. İstanbul'da Milan karşısında 3-0'dan çevirip kazanılan Şampiyonlar Ligi finali'de , 1989'da Arsenal'den son dakikada yenilen golle kaptırılan şampiyonlukta Liverpool'un başına gelmiş olaylar. Bakalım peri masalı misali yaşadıkları sezon bir mucizeye daha sahne olacak mı ?

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder